
Onur Ataoğlu, Japon Yapmış dizisinin ikinci kitabında, Japonya’da Japonun neler yaptığını, hem düşündüren hem de eğlendiren bir dille anlatmaya devam ediyor…
Heykel yine hayranları tarafından ziyaret edilmektedir… Ta ki İkinci Dünya Savaşına kadar. Savaşın kızıştığı günlerde Japon ordusunun eriterek cephane üretmek için en küçük metal zerreciklerine bile ihtiyacı vardır. Piyasadan çatal kaşıklar bile toplatılıp eritilirken Hachiko’nun heykelinin gözden kaçması imkânsızdır.
Yaşlı amcam, 12 Kasım 1998 gecesi bu hikâyeyi anlattıktan sonra, Hachiko heykelinin önüne biraz para bırakır ve bir dilek tutarsam, dileğimin gerçekleşeceğini söyledi. Mistik amcamın yüzüne şöyle bir baktım. Daha Türkiye’de bile türbe ziyaret etmişliğim yok; bu sevimli Japon kuçusundan mı hayır dilenecektim?
Uçağımız üç yıllığına tayin olduğum Japonya’ya iniyor. Eşim Aysun ve kızım Çağla ile, bir ev bulana kadar kalacağımız otelin yolunu tutuyoruz. Bir taraftan aklım tarihlerdeki rastlantıda. 12 Kasımda Japonya’dan ayrılıp, 13 Kasımda Japonya’ya dönüyorum. Sanki bir şeye bıraktığım yerden devam edecekmişim gibi.