1980’li yıllarda, Balat’ın tarih kokan sokaklarında hayatı tanımaya çalışan iki çocuk. Büyürken onları birbirinden ayıran esrarengiz bir olay ve tutkulu bir aşk…

Sevdiğinin dudaklarından bir kez bile adını duyamayan bir kız. Polisiye, aksiyon, kovalamaca ve nostaljinin kollarında akıl almaz bir yasak aşk öyküsü. İnanılmaz bir hayat dersi. Aşk hiçbir romanda bu denli yakıcı bir ölüm çemberi içinde kıvranmamıştı. Soluk soluğa okuyacak, okudukça büyüleneceksiniz.

Ve Bu Romanda Kızın Adı Yok.

Bir Kez Duyacak, Keşke Hiç Duymasaydım Diyeceksiniz!

Adı Tufan’dı.

Bu adam insan kılığına girmiş bir rüzgardı!

Nuh Nebi’den beri Araf’taydı.

Zaman zaman görünür yine Araf’a saklanırdı.

Ortası yoktu onun.

Sevgisi şiddetli, aşkı şiddetli…

Öperse dudakları, savaşırsa kavgaları,

Gelirse rüyaları, giderse özlemi…

Şiddetli!

Sahte bir sevgiliyle, gerçek bir aşk fırtınası kasıp kavurmuştu bütün ruhunu. Çocukluk aşkı, gençlik aşkı ve tüm hayatı… Hepsi tek kişiye bağlıydı; Tufan! Peki kimdi Tufan? Bir seri katil mi? Bir şizofren mi? Bir psikopat mı? Yoksa bir sahtekar mı? Belki de onu gerçekten seven masum bir âşıktı sadece.

Peki o zaman bütün o kaçışlar, kovalamacalar, aldatmalar, yalanlar, esrarengizlikler neyin nesiydi?

Her geçen gün yaşadığı başka bir olayla şok olmaktan yorulmuştu artık. Kafası karmakarışıktı. Anlayamıyordu.

Hatırladığı tek şey bir gün bütün bu düğümü çözeceğine yemin ettiğiydi. Emin olduğu tek şey de ne olursa olsun bu adamı ölürcesine sevdiği… Aşk, hiçbir romanda bu denli yakıcı bir ölüm çemberi içinde kıvranmamıştı.

Çocukluk aşkının yaşadıkları yerden taşınıp aradan geçen hayli uzun zaman sonunda evli olmasına rağmen bayan karakterin hayatına yeniden girmesini anlatmış bir bölümünde. Diğer bölümde adam boşanıyor ancak bu sefer bazı sebeplerden kadın başkasıyla evleniyor. İşte burayı okuyunca bende bir irrite durumu oldu.

Aşklarının büyüklüğü bahanesi ile kadın karakter kendisi bekarken evli bir adamla birlikte oluyor, aşk yaşıyor. Ancak kendi evliyken çocuğuna ve eşine haksızlık olmasın diye bu birlikteliği istemiyor. E hani aşkınız büyüktü? Senin eşine ve çocuğuna haksızlık oluyor da adamın eşine ve çocuklarına olmuyor mu?

Kalbinizi sarsacak ve duygularınızı yerinden oynatacak bir roman gerçek aşkın ne olduğunu bizlere bir kere daha gösterecek. Bol duygu yüklü, okurken bolca hüzünlendiğiniz bazı yerlerini tebessümle ve hiç sıkılmadan okuyacağınız bir roman.