Bu incelemede kitabın ana hatlarına girmeye gerek yok şundan dolayı bu romanın ilk kısmının bir çok tanıtıcı yazıda yer alıyor. Gerçekten tanıtım yazısında yazanlardan daha fazlasını bilmemize gerek yok.
Fantastik ve kusursuz. Egomanyak tüm hisleri ve daha fazlasını getiriyor. Hiçbir yıldız bu romanı asla doğru şekilde derecelendiremeyecek.
Vi Keeland, okuyucuların Drew Jagger ve onun müstehcen sözleri için yalvarmasına gerek olacak bir romantizmi ortaya çıkararak kitap dünyasını bir defa daha katletti.
Egomanyak`ta bu kitabı öbürlerinden ayıran bir şey vardı. Ateşin, tutkunun ve saf kırılganlığın senfonisi olan bir aşk öyküsünü sergiledi.
Drew Jagger başarıya ulaşmış bir aile hukuku avukatıdır.
Evet, New York’un ciddi boşanma avukatlarından biri. Ve Hawaii tatilinden döndüğünde, ofisinin katında muhteşem, kızıl saçlı bir hanımla karşılaştığında şaşırır.
Sanırım sen onların icabına baktıktan sonrasında tüm bayanların derin uykuda olacaklar.” “Lanet olsun. Bir süper kahraman gibiyim.
Prolaktinatör.” Emerie Rose, kariyerine adım atmak ve hem de bir meslektaşının sevgisini kazanmak için New York`a geldi. Ve böylece oldukça azca parayla Emerie, Büyük bir Elma’nın hayatındaki birikimlerinden büyük bir ısırık aldığını keşfeder.
İşe başvurabilirim?”
“İş mi?”
Aslında kafası karışmış görünüyordu.
Oldukça aleni olduğumu sanıyordum.
“ Bence cinsellik yapmalıyız.”
Bir tür arkadaşlık kurduktan sonrasında Drew, geçici olarak Emerie’nin büro alanlarından birini şahsi ofisi olarak kullanmasına izin verir. Ve çok geçmeden bu ikisi kendilerini birbirlerine karşı çekim duymaya çalışırken bulurlar.
Drew, Emerie’nin bir adama takılıp kaldığını oldukça iyi biliyor.
Drew, Emerie’ye onu istediğini söylediğinde havai fişekler patlar.
Ateşli, buharlı bir aşkın gerçekleştiğinden bahsediyorum. Ve uzun süredir ilk defa Drew, kalbini Emerie’ye açmaya başlar.
Peki Drew’un eski karısı yeniden sahneye çıkıp dramayı karıştırırsa ne olur?
Drew’un sevilmiş olduğu her şey elinden alınacak mı?