Sonsuz Deniz; Artık hiç hasat yapılmayacaktı.Bahar yağmurları atıl tohumları canlandırmış, parlak yeşil renkli tomurcuklar uzun süren bir uykudan sonra yatağından doğrulan insanlar misali nemli topraktan dışarı fışkırmıştı.

Bahar yaza dönerken, parlak yeşil başakların saplan kızararak kehribar rengine bürünmüştü. Günler uzamış ve hava ısınmıştı. Girdap gibi dönen, devasa, simsiyah bulutlar yağmur getirmiş ve başakların kahverengi gövdeleri, ekin örtüsünün altındaki ebedi alacakaranlığın içinde parıldamaya başlamıştı.

Buğday başakları dirilmiş ve kır rüzgârında, olgunlaşan boyunları eğilmişti;dalgalanan bir perde, ufka kadar uzanan uçsuz bucaksız, kaynayan bir denizi andırıyorlardı.

Hasat mevsimi geldiğinde buğday başağım sapından koparacak,başağı nasırlı ellerinin arasında ezip samanım üfleyecek bir çiftçi kal­mamıştı etrafta. Buğday tanelerini çiğneyip narin kabuğunu dişlerinin arasında kıracak orakçılar da yoktu artık.

Bu tarlanın sahibi olan çiftçi ve badan ölmüştü ve ailesinden geri kalanlar en yakın kasabaya kaç­mıştı. Onlar da gittikleri yerde kadere yenik düşmüş, 3 Dalga’da telef olan milyarlarca kişinin arasına karışmışlardı.

Önce Onlara güvenilmeyeceğini kanıtladılar. Sonra Birbirimize güvenmememiz gerektiğini gösterdiler. Şimdi Kendimize bile güvenemeyeceğimizi öğretiyorlar.

“5. Dalga’nın bu yürek burkan devam kitabında maceranın hızı ve şiddeti artıyor.” 
-Publishers Weekly-

“Nabız hızlandıran bir macera, şairane bir anlatım ve akıl almaz şaşırtmacalar…” 
-The New York Times, Book Review-

“Üçlemenin mükemmel başlangıcından sonra çok çarpıcı bir devam hikâyesi.” 
-USA Today-

“Yancey’nin duygusal üslubu ve maceraseverleri tatmin eden sürükleyici öyküsü sayesinde okuyucular serinin bağımlısı olacak.” 
-School Library Journal-

“Hassas bünyelerin dayanamayacağı kadar nefes kesici bir hayatta kalma hikâyesi… Yancey’nin üslubu yine kusursuz; her paragraf hayal gücü, fikir ve duyguyla yüklü.” 
-Booklist-