
Illuminati ve dünyaya yön veren zengin liderler yadsınamaz bir gerçek. Bunlar hakkında genel bir bilgi edinmek istiyorsanız ve kimlerin bu sistem içerisinde nasıl bulunduklarını öğrenmek istiyorsanız edinmeniz gereken bir kitap
Süper zenginlerin idare ettiği bir Dünya Komplosu var mı?
Bu zenginlerin oluşturduğu kuvvet sahibi grup, gizemli “İlluminati” oluşumunun adamları mı?
Dünyayı hâkimiyet altına alma iddiasındaki bu gücün, ülkemizi, evlerimizi ve hatta hayatımızı tehlikeye atacak gizli gündemleri var mı?
Bankacı, sanayici ve medya patronlarından oluşan ve tüm dünyanın servetini ve yönetimini ele geçirmeyi amaçlayan gizemli oluşumun peşine düşen Texe Marrs, sekiz yıllık bir araştırmadan sonra bu “gizli öğreti”nin sır perdesini araladı.
“Ordo ab chao kaostan kaynaklanan düzen” planı çerçevesinde, dünya üzerinde sahnelenen büyük oyunun farkına varmak ve senaryoyu kimlerin hazırladığını bilmek istiyorsanız, bir sabah uyandığınızda kendinizi bu Yeni Dünya Düzeni’nin kurbanı olarak bulmak istemiyorsanaz İlluminati: Entrika Çemberi’yle tanışın!
Özet
1 Mayıs 1776’da Adam Weishaupt tarafından kurulan örgütün amacı batıl inançlara, dinin insan hayatı üzerindeki olumsuz etkilerini düzeltmeyi amaç edinse de maalesef zaman içerisinde insanî zaaflara teslim olarak amacından uzaklaşmış güç sarhoşu olan bir takım zenginlerin tüm insanlıkla oyuncak gibi oynama hakkına sahip oldukları megolamanca hislere kapılarak öldürmekten, yok etmekten dünyanın dengeleri ile oynamaktan zevk alan ve kendilerini zamanla dünyanın hakimi gören insanlar topluluğuna dönüşmüştür.
Aydınlanmışlar anlamına gelen illuminati bize şunu çok iyi gösteriyor; bir toplumun, bütün bir insanlığın kaderi bir avuç insana teslim edilmemeli. Her birey kendi kaderini tayin hakkına sahip olmalı. Çoğunluğun oyunu aldı diye hiçbir yönetici astığım astık diyememeli keza çoğunluk her zaman doğru kararlar veremeyebilir.
Texe Marrs bu kitapta dünyada bu örgütle bağlantısı olanları isim ve kurum isimleri ile ifşa etmiş ancak kitapta beğenmediğim nokta şu oldu; bana göre Marrs bunları anlatırken çaktırmadan, hatta kitabın sonunda aleni bir şekilde misyonerlik yapmış.