“Tek makinenin gücü fırtınaya karşı koyamıyor, gemi olduğu yerde bir sancak bir iskele yalpalayarak başıboş drift yapıyordu.
Öyle anlar oluyordu ki gemi bir tarafına yattığında sanki tekrar hiç toparlanmayacak hissiyatı veriyordu. Dev dalgalar
köprüüstünün camlarına kadar ulaşıyordu. Kırlangıçlar bazen neredeyse deniz seviyesine kadar iniyor, fırtınanın serpiştirdiği
Hırçın deniz tanıtım Amaçlıdır.
deniz suyu köprüüstünü sular içerisinde bırakıyordu. Gemi dalga tepesine geldiğinde ise çuvalın içine konan yük sonucu büzülmesi
gibi büzülmek istiyordu. Bir geminin başına gelebilecek en kötü şey dalga tepelerine oturma sonucu geminin kırılarak ikiye
ayrılmasıydı. O an, ana omurgaya bağlı postaların bağlantı yerlerinin kaynaklarından kırılma sesleri geliyordu.”
Kitap deniz ortasında yaşanan fırtınada yapayalnız kalan Yusuf un ve tüm gemi adamlarının basına gelen olaylar zincirini muazzam bir dilde anlatan yazar film tadında süper bir kitap yazmış.