Doğu'nun Limanları - Amin Maalouf - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Doğu’nun Limanları – Amin Maalouf

Doğu’nun Limanları – Amin Maalouf

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: Kasım 2018
Eklenme: Ocak 17th, 2024
Dil: Türkçe
Sayfa: 184
Yazar: Amin Maalouf

2.006 Kişi Tarafından Görüldü

Doğu’nun Limanları “Adana’da ayaklanmalar olmuştu. Kalabalık, Ermeni mahallesini yağmalamıştı.

Altı yıl sonra çok daha büyük çapta olacakların provası gibi bir şeydi. Ama bu bile dehşetti. Yüzlerce ölü. Belki de binlerce.” Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut ile Fransa arasında yaşamı sürüklenen İsyan. “Doğunun Limanları” bu yüzyılın başını, bir insanın trajik tarihinin içinden anlatıyor.

Ne kadar zaman bu resmi seyre dalmıştım!

Okulda üst üste dört sene aynı tarih kitabından ders gördük: her yıl bir çağı öğrenmek durumundaydık. Önce şanlı Antik çağı; İskender’in fethettiği Fenike kentleri; sonra Romalılar, Bizanslılar, Araplar, Haçlılar, Memluklar; daha sonra dört yüz yıllık Osmanlı egemenliği; nihayet iki dünya savaşı, Fransız mandası: bağımsızlık…

Bana gelince ben, programın nasıl ilerlediğini bekleyemeyecek kadar sabırsızdım. Tarih tutkumdu. Daha ilk günlerde bütün kitabı gözden geçirmiştim, tekrar tekrar okumaktan bıkmamıştım.

Sayfaların her biri kıvrık, buruşuk, köşeleri yenik, satırların altlan çizik, kargacık burgacık yazılı, yorum yerine ünlemlerle dolu idi. Bütün bunları, o resmi iyice incelemiş olduğumu göstermek için söylüyorum.

Beni ne büyülemişti?

Kuşkusuz bir avcun içi büyüklüğündeki resimde, o yaşta ne hayal ediyorsam hepsi vardı: deniz yolculuğu, serüven, yüce bir özveri, zafer ve belki de hepsinden çok, o muzaffer tanrıya bakan genç kızlar… Şimdi ise, tanrı burada. Karşımda, Paris’te, metroda ayakta, bir sütuna dayanmış, kim oldukları bilinmeyen bir sürü adamın ortasında tanınmamış bir adam. Ama hep o hayran bakış, hep o çocuksu çizgiler, bugün artık kırlaşmış hep o açık renk saçlar. Ve hep o yana eğik baş. Nasıl tanımazsın?

Volontaires istasyonunda indiğinde, arkasından gittim. O gün biriyle buluşacaktım ama tercihimi yapmıştım: göreceğim kişiyi akşama doğru veya ertesi günü arayabilirdim, ama onu bir kere kaybedersem bir daha göremeyeceğimden emindim. Asla. Metro istasyonundan çıkmadan önce semt haritasının önünde durdu. Burnunu yapıştıracak kadar yaklaştı, sonra, mesafeyi ayarlayacak biçimde geriledi.

Gözleri onu ele veriyordu. Şansımı denemeliydim, ona doğru yürüdüm.Size belki yardım edebilirim. Doğu şivesiyle konuşmuştum, hoş bir gülümseme ve bir iki güzel sözcükle anladığım belli etti. Ama yine de hayret etmekten geri kalmadı

 

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.