Ne kadar yukarı çıkarsan, o kadar hızlı düşersin! Manhattan’a hoşgeldiniz. Yıl: 2118 Günümüzden yüz yıl sonrası… Yenilikler ve hayaller şehri New York’tasınız.

 

Burada herkes bir şeyler ister ve herkesin kaybedecek bir şeyleri vardır. Avery, Leda, Eris, Rylin, Watt… Bin katın farklı seviyelerinde, bambaşka hayatlar süren beş genç. Günümüzden çok farklı bir dünyada, teknolojik lüksün imkânlarıyla en üst kata çıkmanın yollarını arıyorlar. Ama akıllarına asla getirmedikleri bir şey var: Bu kadar yükseğe çıkarsan, aşağı düşmekten başka seçeneğin kalmaz. Bininci Kat’a, serinin ilk kitabıyla çıkmaya hazır mısın?

 

New York City, daha önce hiç görmediğiniz gibi. Gökyüzüne uzanan bin katlı bir kule. Yeterince istiyorsanız, her şeyin mümkün olduğu geleceğe dair ışıltılı bir vizyon.

 

Özet

 

Manhattan’a hoş geldiniz, 2118.

 

Yüz yıl sonra, New York bir yenilik ve hayaller şehridir. Ama insanlar asla değişmez: buradaki herkes bir şey ister… ve herkesin kaybedecek bir şeyi vardır.

 

Leda Cole’un kusursuz dış görünüşü, asla denememesi gereken bir ilaca ve asla dokunmaması gereken bir çocuğa gizli bir bağımlılığa inanıyor.

 

Eris Dodd-Radson’ın güzel, kaygısız hayatı, yürek burkan bir ihanet ailesini parçaladığında paramparça olur.

 

Rylin Myers’ın en yüksek katlardan birinde işi, onu asla hayal etmediği bir dünyaya -ve bir romantizme- sürüklüyor…ama yeni hayatı Rylin’in eskisine mal olacak mı?

 

Watt Bakradi, bir sırrı olan bir teknoloji dehasıdır: Herkes hakkında her şeyi bilir. Ancak üst kattaki bir kız tarafından casusluk yapması için tutulduğunda, kendini karmaşık bir yalanlar ağına yakalanmış olarak bulur.

 

Ve bininci katta herkesin üstünde yaşayan Avery Fuller, genetik olarak mükemmel olacak şekilde tasarlanmış kız. Her şeye sahipmiş gibi görünen ama asla sahip olamayacağı tek şey yüzünden eziyet çeken kız.