Armagedon (Türkiye İsrail Gizli Savaşı) - Aydoğan Vatandaş - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Armagedon (Türkiye İsrail Gizli Savaşı) – Aydoğan Vatandaş

Armagedon (Türkiye İsrail Gizli Savaşı) – Aydoğan Vatandaş

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2013
Eklenme: Ocak 18th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 71
Yazar: Aydoğan Vatandaş

1.638 Kişi Tarafından Görüldü

Bu kitap Türkiye’nin gizli ve fakat gerçek tarihidir. Körfez Savaşı’ndan, Çekiç Güç’e, Kürt Devleti projesinden Susurluk’a, Uğur Mumcu suikast-inden Eşref Bitlis cinayetine, Muavenet olayından ordu içindeki yapılanmaya değin gizli kalmış birçok olay, bambaşka bir üslupla, tüm belgeleriyle birlikte yeniden ele alındı.

BEAUJEU’DAN sonra, Tarikat, varlığını bir an bile ara vermeksizin sûrdürdû. Aumont’dan günümüze dek. Tarikat’ın kesintisiz bir dizi Büyük Üstad’ını biliyoruz. Bugün Tarikat’ı yöneten, onun yüce görevlerini yürüten gerçek Büyük Üstad’ın ve gerçek Üstler’in adları ve oturdukları yer bir giz, yalnızca gerçek aydınlanmışlarca bilinen erişilmez bir giz olarak kalmışsa, bunun nedeni, Tarikat’ın saatinin henüz gelmemesi, vaktin henüz dolmamasıdır…

(1760 tarihli i el yazması. G.A. Schiffmann, Die Entstehung der Rittergrade in der Freimauerei um die Mitte des XVIII Jahrhunderts, Leipzig, Zechel. 1882, s. 178-190) Plan’la ilk uzaktan tanışmamız böyle olmuştu. O gün başka bir yerde olabilirdim. O gün Belbo’nun bürosunda olmasaydım, şimdi… kimbilir, belki de Semerkant’ta susam satıyor.

Braille alfabesiyle yayımlanan bir dizinin editörlüğünü yapıyor, Frans Joseph’in ülkesinde ilk Ulusal Banka’yı yönetiyor olurdum. Öncül yanlışsa, koşullu önerme her zaman doğrudur.Ama o gün oradaydım. Bu yüzden de şimdi neredeysem oradayım.

Okurken irkileceğiniz bu kitabı asla unutmayacaksınız.

Özet

23 ŞUBAT 1996 tarihinde, Türkiye, (kimilerine göre stratejik bir kayma olarak değerlendirilen, kimilerine göre son derece rasyonel bir politik sürecin gereği olarak) Ortadoğu’nun sorunlu bölgesindeki en güçlü ama aynı zamanda en suçlu ülkesi İsrail ile tarihî bir anlaşmaya imza atıyordu.

Anlaşma Ortadoğu ve Türkiye’de geniş çalkalanmalara yol açarken, anlaşmanın askerî niteliği ilgililerin merakını daha da artırıyordu. Her iki ülkenin demokrasi ile yönetilmesi ve aynı zamanda Batı’ya yönelmiş olmasından bu yakınlaşmanın son derece doğal olduğunu söyleyenler, bir türlü inandırıcı bulunmuyordu.

Anlaşmanın kamuoyuna sızış tarihi ile İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah üslerine yönelik başlattığı operasyonun aynı döneme rastlaması, Meclis’te konuyla ilgili önergeler verilmesine kadar varan gelişmelere sebep oluyor, milletvekilleri Türkiye’nin yeni Ortadoğu politikalarını belirleyen böylesine önemli bir anlaşmadan habersiz olduklarından, rahatsızlıklarını kamuoyundan gizlemiyorlardı.

Nitekim Harp Akademileri’nde öğretim üyeliği yapan bir kurmay albay tarafından hazırlanan “Türk-İsrail Yakınlaşması” konulu bir raporda konu ile ilgili olarak şöyle deniyordu: “Taraflar arasında gizli kalması gereken anlaşma İsrail Yediot Aharonot Gazetesi tarafından kamuoyuna duyurulmuş ve bundan sonra da anlaşma üzerinde büyük tartışmalar başlatılmıştır.

Ortadoğu ve Türkiye’de yoğun eleştirilere, aynı zamanda tepkilere de sebep olan anlaşmayla ilgili tartışmalar hâlâ sona ermiş değildir. Askerî niteliği ve taraflar arasında 31 Mart 1994’te imzalanan ‘Güvenlik/Gizlilik Anlaşması’ hükümlerine tabi olması nedeniyle ancak kısmen kamuoyuna yansıyan anlaşmanın tam olarak bilinememesi “spekülasyonları” beraberinde getirmiştir.”

MİT’e göre PKK hâlâ l. tehdit olmaya devam ederken, Genelkurmay yetkililerine göre ise irtica artık PKK’nın yerini alıyordu. Nitekim Hanefi Avcı da 5 Temmuz 1997’de 32 Gün programında üst düzey bir askerî yetkiliyle APO arasında ilginç bir telefon görüşmesi geçtiğini belirtiyordu. Söz konusu telefon konuşmasına göre üst düzey askerî yetkili APO’ya şöyle diyordu: “Siz bir müddet sesinizi çıkarmayın, sizinle sonra ilgileneceğiz…”

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.